Mescid-i Aksa'nın avlusunda AA muhabirinin sorularını cevaplayan Aksa'nın gönüllü müezzinlerinden Azzam Düveyk, Harem-i Şerif'in kendisi için ne anlam ifade ettiğini, ezan okumasının hissettirdiği duyguları ve çevresinden kendisine yönelik olumlu tepkileri değerlendirdi.
Düveyk, ezanın Kudüs'ün bir gerçeği olduğunu ve bu kutsal beldenin semalarında yankılanmasının engellenemeyeceğini belirterek, "Ezan, Peygamber efendimizden bu yana süregelmiştir. Kıyamete kadar da Kudüs semalarında yankılanmaya devam edecektir." ifadelerini kullandı.
İsrail parlamentosunun çıkaracağı bir kararla ezanın yasaklanmasının mümkün olamayacağını vurgulayan Düveyk, "Çünkü ezan insanları Allah'ın huzuruna davet eden, namaza çağıran bir uyarıcıdır. Bu açıdan ezan ibadete bir çağrıdır, kışkırtan ve siyasi bir provokasyon aracı değildir. Ezanı kimse yasaklayamaz." değerlendirmelerinde bulundu.
Kudüs doğumlu olduğunu ve 10 yıldan bu yana Mescid-i Aksa’nın gönüllü müezzinliğini yaptığını belirten Düveyk, Aksa'nın kendi hayatındaki yerini, "Mescid-i Aksa'nın gölgesinde büyüdüm. Burası benim oyun alanım, ders çalışma alanım. Evimin hemen yanında olması nedeniyle bendeki Aksa sevgisini arttırdı. Bu durum benim için büyük bir nimettir." diye konuştu.
Cuma günleri Mescid-i Aksa'dan yankılanan akşam ve yatsı ezanlarını okuyan gönüllü müezzin Düveyk, "Mescid-i Aksa’da ezan okumak herkese nasip olmaz. Burada ezan okumak Rabbimin bana bahşettiği büyük bir nimettir. Benim için büyük bir onur ve şereftir. Burada ezan okumak, ona kalpten ve yüce bir imanla ses vermek muhteşem bir durum, tarif edilemez ulvi bir duygudur." ifadesini kullandı.
Mescid-i Aksa’da yapılan basit bir hizmetin bile büyük bir şeref olduğunu vurgulayan Düveyk, Harem-i Şerif'te müezzinlik yapmanın bir Filistinli aile için çok büyük bir onur olduğunu belirterek, burada gönüllü müezzinlik yaptığı için ailesinin de kendisi ile gurur duyduğunu ifade etti.
Erdoğan gündeme getirmişti
İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin'in, geçen hafta Türkiye'nin İsrail'e gönderdiği yangın söndürme araçları nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkürlerini ilettiği telefon görüşmesinde de ezan yasağı tasarısının gündeme geldiği bildirilmişti.
İsrail Cumhurbaşkanlığının Basın Ofisi'nden yapılan yazılı açıklamada, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Rivlin'e, Müslüman cemaati ilgilendiren girişimi (ezanın hoparlörlerden okunmasını yasaklayan yasa tasarısı) sordu. Rivlin, 'tüm ifade ve din özgürlüğü konuları gibi bunların da hassasiyetle dikkate alınacağını' belirterek 'ister Müslüman olsun, ister Hristiyan veya Yahudi, İsrail'in herkesin ibadet özgürlüğünü sağlamaya devam edeceğini' vurguladı." ifadelerine yer verilmişti.
Ezan yasağı nedir?
"Gürültü kirliliğine neden olduğu" iddiasıyla camilerden hoparlörle ezan okunmasının yasaklanmasını öngören tasarının, yürürlüğe girmesi için İsrail meclisinde (Knesset) üç farklı oturumda görüşülerek oylanması gerekiyor. Filistinlilerin ve İslam aleminin büyük tepkisini çeken tasarı, daha önce de birçok kez gündeme gelmiş ancak Meclis'te oylamaya sunulmamıştı. Bu kez ise İsrail yasama komisyonundan geçen tasarı, oylanmak üzere Meclis'e sevk edilme aşamasına geldi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da "gürültüye neden olarak insanları rahatsız ettiği" iddiasıyla ezanın yasaklanmasını öngören yasayı desteklediğini belirtmişti.
Knesset'teki dindar Yahudi partilerinden Yahudot HaTora'nın (Birleşik Tevrat) itirazı üzerine oylama ertelenmişti. Yahudot HaToralı Sağlık Bakanı Yakup Litzman, ezanın hoparlörlerden yasaklanmasının Yahudi ritüellerini de kapsayabileceği endişesiyle yasa tasarısına karşı çıktıklarını bildirmişti.
Ezanın hoparlörlerden okunmasının yasaklanmasına ilişkin yasa tasarısı bir önceki oturumda ertelenmesinin ardından bugün Knesset'te yeniden oylamaya sunulması bekleniyor.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
