​Kurultay Fatihi!

1 aya yaklaştı ama Kemal Bey direniyor.  İlk defa bu kadar çatlak ses çıkıyor parti içinde. Belediye Başkanları, teşkilatlar ve CHP’li kalemler yenilik diyorlar. Kemal bey yenilikten anladığı parti üst kademesi ve danışmanlar. Bir anlamda “ben kaybetmedim bunlar kaybettirdi” demeye getiriyor. Duymazlıktan, görmezlikten gelme politikasıyla şimdilik devam ediyor. Seçim öncesi isyan başlayacak demiştim. Ancak isyanla iş bitmiyor. Kılıçdaroğlu’da delegeleri kendi seçmesinden kaynaklanan rahatlığı görüyoruz. Tabi bu delegeler ne kadar Kemal beyin arkasında göreceğiz. Kurultaya göre ortamın yumuşamasını, safların netleşmesini bekliyor. Kurultay Fatihi unvanını koruyacak mı bilemem ama bu kez işi zor. Koltuğa göz diken önemli isimler var bu sefer. İmamoğlu ve Özgür Özel bu isimlerin başını çekiyor. Kurultay şayet yerel seçim sonrasına kalırsa bu Kılıçdaroğlu’nun zaferi demektir. Zamanında muhalif olan Mustafa Sarıgül’ü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı, Muharrem İnce’yi Cumhurbaşkanı adayı göstererek saf dışı bırakmıştı. İmamoğlu risk almak istemiyor. Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’na “İstanbul’u al sonra aday ol” demesinin sebebi de bu. İstanbul’u kaybetmiş birine partiyi kim emanet eder? Koltuk savaşlarında Kemal bey zor durumda gibi görünse de özellikle yerel seçim öncesi bir çok belediye başkanının safını belli edememesinin nedeni Kurultay’da Kemal Kılıçdaroğlu çıkması halinde aday gösterilmeyecek olması. Bu riski alamayanlar şimdilik sessizliğini koruyor. İmamoğlu bile yenilik dese de ben varım diyemiyor. Kurultay Kılıçdaroğlu derse, İmamoğlu  “Efendim ben yenilik dedim genel başkanımla ilgili bir şey demedim” diyecektir. Demokrasi ve özgürlüğün beşiği! CHP’de değişim olacak mı bekleyip göreceğiz. Eyvallah…